İzmir Özel Türk Koleji

Kurucumuzu Saygıyla Anıyoruz...

24.10.2017 00:00:00

İTK’LILAR BAHATTİN ÖĞRETMENLERİNİ SEVGİ VE HÜRMETLE ANACAKLAR

Bugünün üstün değerlerini yeni nesillere ışık olmak üzere tanıtmak  amacıyla “Bahattin Tatış- Yarınlarda Var Olmak Ödülleri”, sanata verdiği değeri vurgulamak ve genç nesilleri sanata teşvik etmek amacıyla “Geleneksel Bahattin Tatış Resim Yarışması” ve bilime verdiği önemi vurgulamak amacıyla “Geleneksel Bahattin Tatış Matematik Yarışması” düzenlenerek  değerlerini yaşatılan, İzmir Özel Türk Koleji’nin kurucusu merhum eğitimci Bahattin Tatış, kabri başında düzenlenen tören ile anılacak.

2008 yılında aramızdan ayrılan Türk eğitim dünyasının duayeni, merhum eğitimci ve matematik öğretmeni, Bahattin Tatış’ın 26 Ekim Perşembe günü Hacılarkırı Kabristanı’nda düzenlenecek anma törenine; İTK’lı yöneticiler, İTK’lı öğretmenler, İTK’lı öğrenciler, İTK’dan emekli olmuş öğretmenler, İTK’lı veliler ve İTK’lı mezunlar katılacak.

 

…EĞİTİME ADANMIŞ BİR YAŞAM…

Yaşamını, Türk Milli Eğitimine ve geleceğin teminatı olan ülke gençlerine adayan, kurucumuz Bahattin Tatış, 22 Temmuz 1919'da İzmir'de doğdu. Öğrenimine İzmir Halitbey İlkokulu'nda başlayan kurucumuz, İzmir Erkek Öğretmen Okulu'nun orta kısmını bitirdi. Daha sonra öğrenimini Edirne Erkek Öğretmen Okulu'nda tamamladı. İlk görev yeri olan Seferihisar'ın Beyler Köyü'nde bir yıl öğretmenlik yaptıktan sonra Ankara Gazi Terbiye Enstitüsü'nün matematik bölümünü kazandı. Bu okuldaki öğrenimi başlayamadan II. Dünya Savaşı'nın çıkması üzerine Yedek Subay Okulu öğrencisi olarak silah altına alındı.

Askerlik görevinin ardından Gazi Terbiye Enstitüsü'ne döndü ve buradan 1943 yılında matematik öğretmeni olarak mezun oldu. Mezuniyetinin ardından üstün başarısı nedeniyle Enstitü'nün matematik öğretmenliğine, üç ay sonra da okulun müdür yardımcılığı görevine atandı. II. Dünya Savaşı'nın büyümesi ile yeniden silah altına alındı ve Kuleli Askeri Lisesi'nde üç yıl matematik öğretmeni olarak görev yaptı.

Askerliğin bitiminde Gazi Terbiye Enstitüsü'ne dönen Tatış, Cevriye Hanım ile gerçekleştirdiği evlilik nedeniyle ve kendi isteğiyle İzmir Ticaret Lisesi matematik öğretmenliğine atandı. Ticaret Lisesi öğretmenliğini yürütürken yabancıların açmış olduğu özel okullar gibi bir Türk okulu” açma düşüncesini gerçekleştirmek için yola çıktı.

Özel Bir Okul Fikri Doğuyor

Bir Türk okulu açma hayalini gerçekleştirmek isteyen kurucumuz Bahattin Tatış,  Ankara’ya giderek, Talim Terbiye Kurulu Başkanı Halit Ziya Kalkancı ile görüştü. Halit Ziya Kalkancı kurucumuza;                        

“Okulunuzun adını ben koyuyorum: İzmir Özel Türk Koleji. Ülkemizde yabancı kolejler oluyor da, neden bir Türk Koleji olmasın?...Görüyorum ki Türk veliler, çocuklarını yabancıların açtığı özel okullarda okutmayı tercih ediyorlar. Neden ve niçin Türk okullarına rağbet etmiyorlar?... Öyle bir okul kuracak ve öyle bir çalışma yapacaksınız ki, parmakla gösterilecek. Sizi böylesine zor bir mücadeleye davet ediyorum. Bana söz veriniz.”

Talim Terbiye Kurulu Başkanı Halit Ziya Kalkancı’nın sözleri üzerine kurucumuz Bahattin Tatış;

“Hocam, bana çok büyük ve ağır bir görev verdiniz. Bir anlamda milli bir sorumluluk yüklediniz. Bu sorumluluğun altından kalkacağıma inanıyor ve size söz veriyorum…” dedi.

Bahattin Tatış; Türk adını taşıyan ilk ve tek özel okul olacak İzmir Özel Türk Koleji’nin temel direği olarak adlandırdığı Disiplin, Eğitim ve Öğretim, Temizlik, Eğitsel Etkinlikler olan 4 ilkeyi o günlerde belirtti ve Talim Terbiye Kurulu Başkanı Halit Ziya Kalkancı’ya verdiği sözü tuttu.

“Öyle Mezunlar Yetiştirelim Ki…”

Bahattin Tatış kendisi gibi Türk Milli Eğitimi’nin amaç ve ilkelerinden ödün vermeden Atatürk’ün izinden yürüyen, çağdaş, Cumhuriyet’e gönülden bağlı bir öğretmen kadrosu ile yola çıktı. İzmir Özel Türk Koleji’nin kuruluş aşamasında bu kadro ile yaptığı görüşmelerde Türk adını taşıyacak ilk ve tek özel okulun hedeflerini net bir şekilde ortaya koydu.

“Öyle bir ilim irfan yuvası kuralım ki bu yuva Türkiye’nin, hatta dünyanın, en güzel ve en disiplinli okulu olsun. Bu okuldan mezun olan bilim adamları, Türkiye’nin ve dünyanın saygı duyduğu bir seviyeye ulaşsın, bilime damgasını vursun. Türkiye’nin bilim tarihine Türk Koleji’nin adını altın harflerle yazdırsın. 

Öyle mezunlar yetiştirelim ki, bu mezunlarımız; Türk Ticaret Tarihi’ne erişilmez başarılar tescil ettirsinler.

Öyle mezunlar yetiştirelim ki, Türk Edebiyatı’nın ve Türk Tarihi’nin en saygın isimleri olsunlar.

Öyle mezunlar yetiştirelim ki, sanayide, ekonomide, ülke kalkınmasında yeri doldurulamaz başarıların öncüsü ve sembolü olsunlar.

Öyle mezunlar yetiştirelim ki, sağlık alanında en üstün hizmeti yapmak şerefine ulaşsınlar.

Öyle mezunlar yetiştirelim ki, öğretmenlik mesleğinde Türkiye’nin gururu, bilimin, fennin, ahlakın, faziletin abidesi olsunlar.

Öyle mezunlar yetiştirelim ki, Türkiye’nin geleceğine hükmedecek derecede bilgiyi, beceriyi şahsında toplayan üstün yetenekli, yurtsever yöneticiler olsunlar.

Öyle mezunlar yetiştirelim ki, bilimin,fennin, ahlakın, erdemin anıtı olsunlar.

Öyle bir eğitim ve öğretim kadrosu oluşturalım ki; İzmir Özel Türk Koleji’nin öğretmen ve idarecileri, öğretmenlik mesleğinin erdemini kavramış, idealist, özverili, üstün yetenekli eğitimciler olsunlar.” 

Bu hedefler oluşturulurken; Alsancak Talatpaşa Bulvarı üzerinde bulunan 23 numaralı binayı kiralayarak okul açmak için uygun bir şekilde hazırlanmasını sağladı.

“En Hakiki Mürşit İlimdir Bize…”

Kurucusu, merhum eğitimci ve matematik öğretmeni Bahattin Tatış, 15 Kasım 1950 tarihinde eğitim öğretime başlayacak İzmir Özel Türk Koleji’nin bir marşı olmasını, kuracağı okulu, yetiştireceği gençleri müziğin eşsiz güzelliğinde tüm İzmir’e duyurmak,  herkesin farkı görmesini istiyordu. Bunun için 14 Kasım 1950 tarihinde okulumuz müzik öğretmenlerinden Dündar Alpman ile konuşarak bir okul marşı bestelemesini istedi. Dündar Bey 24 saatten daha az bir sürede;

“En hakiki mürşit ilimdir bize;
Yüce Atatürk'ün izindeyiz biz.
Hepimiz bağlıyız vazifemize;
Yaşasın var olsun Türk kolejimiz.
Ey vatan, ey millet sen güven bize;
Yarına hazırız, hazırız size!”
  

Dizelerini kaleme aldı,  müziğini besteledi. 14 Kasım günü müzik öğretmeni Dündar Alpman tarafından hazırlanan İTK Marşı, İTK’nın açılış gününde ilk İTK’lı öğrenciler tarafından ezbere söylendi. 

15 Kasım 1950 ve İlk Yıllar…

Bir matematik öğretmeninin, azmi, cesareti, kabiliyeti ve sabrı ile temellerinin atıldığı İzmir Özel Türk Koleji; 15 Kasım 1950 tarihinde Alsancak Talat Paşa Bulvarı üzerindeki 23 numaralı binada 27 öğrencisi ile eğitime başladı.

İTK’da, birinci ders yılının sonunda öğrencilerin birçoğu sınıfta kaldı. Çünkü öğrenciler ve veliler İzmir Özel Türk Koleji’nde sınıf geçmenin çok kolay olduğunu düşünüyorlardı. Yeni kurulduğu için öğrenciye ihtiyacı olmasına rağmen İzmir Özel Türk Koleji’nin temel direği olan 4 temel ilke  Disiplin, Eğitim ve Öğretim, Temizlik, Eğitsel Etkinlikler’den ödün vermeyen Bahattin Tatış ve öğretmen kadrosu sınıfta kalan öğrenci Özel Türk Koleji’nde bir daha okuyamaz prensibini benimsediler ve ilk yıl sonunda sınıfta kalan tüm öğrencilerin kayıtları silindi.

Yazlık Sinema…

Düşünceleri sayesinde aldığı kararları uygularken hiç tereddüt etmemiş, bu tutumu özel okul imajına yeni bir boyut kazandırmıştı. Ancak, madalyonun arkasındaki sıkıntılar birinci yılın sonunda ön plana çıkmıştı. Hiç kuşku yoktu ki büyük düşler, büyük sıkıntılara katlanılarak gerçekleştiriliyordu. Koyduğu eğitim hedefleri doğrultusunda yoluna devam ederken bütünlemeye kalan öğrencilerin kaydının silinmesiyle ekonomik sıkıntılar ön plana çıkmıştı.

Öğretim ve personel maaşları, elektrik, su ve kira giderleri... Bu paraları bir şekilde ödemesi gerekiyordu; çünkü kendisine gösterilen güveni sarsmak onu her şeyden çok korkutuyordu. Korkuyordu, ancak onun için çözümsüz bir problem yoktu.

Arayışları kısa zamanda yanıt buldu: Yazlık sinema. Talatpaşa'daki okulun geniş bir bahçesi vardı. Bu bahçe İzmir'in sıcak yaz gecelerinde önemli bir eğlence aracı olan yazlık sinema olarak kullanılacaktı. Kararlarını aldıktan sonra harekete geçmek için asla beklemezdi. Bunları yürürlüğe koymak için hemen harekete geçmiş, okul bahçesini sinema olarak düzenletmiş ve belediyeden gerekli izni alarak kiraladığı film makinesi ile akşamlan film göstermeye başlamıştı.

Sadece ekonomik sıkıntıyı gidermek için yaptığı bu girişim, yüzünü güldürmüştü. Sinema her akşam tıklım tıklım doluyor, giriş ücreti olarak alınan paralar biriktiriliyor ve bu gelir tüm giderlerini karşılıyordu. Bir süre sonra giderleri karşılamanın yanı sıra birikim de başlamıştı.

İzmir Özel Türk Koleji’nin 2. Eğitim Öğretim Yılı Başlıyor…

27 öğrenci ile yola çıkan ve ilk eğitim yılının sonunda  sınıfta kalan tüm öğrencilerin kayıtlarının silindiği İzmir Özel Türk Koleji ikinci eğitim öğretim yılına başlarken, okulun öğrenci kayıtları artmış, Bahattin Tatış gibi çocuklarının geleceklerini düşünen, eğitim öğretimin disiplinli ve ilkelerden ödün vermeden devam etmesi gerektiğine inanan veliler, çocuklarını okutmak için İzmir Özel Türk Koleji’ne başvurmaya başlamıştı. İzmir Özel Türk Koleji’nin mevcudu 2. eğitim öğretim yılı başlarken 150’ye çıkmıştı

Kurucumuz Bahattin Tatış bu olayı 21. Yüzyıl ve Öğretmen Olmak kitabında şu şekilde ifade eder; “Demek oluyor ki, halk, çocuklarının iyi yetişmesini istemekte, bir yabancı dil öğrenmesini, hayata mücehhez atılmasını arzu etmektedir. Bu arzu ve istekle çocuklarına en iyi eğitimi veren okul tercihleri olmaktadır.” 

Uşakizade Köşkü’nde Eğitime Başlanıyor…

Yeni kayıtlarla beraber okul mevcudunun 150’ye çıkması Bahattin Tatış’ı yeni bir eğitim öğretim binası arayışına yöneltti. Öyle bir yer bulmalıydı ki, burası yüzlerle değil, binlerle ifade edilen öğrenciyi barındırabilsin. Öyle bir bina bulmalıydı ki, içindeki kabına sığamayan fikirlerini gerçekleştirebilsin. Öyle bir bina bulmalıydı ki, öğrencileri olan gençler spor yapabilecek alanlara sahip olsunlar, sadece öğrenen değil eğitilen bireyler olarak oyunlar oynayabilecekleri geniş sahalara sahip olsunlar.

Bir yerlerde onun hayallerine yanıt verecek bir bina olmalıydı. Yanıtı, Ziraat Bankası Müdürü Kemal San'ı ziyaretinde buldu ve Ziraat Bankası Müdürü Kemal San, Bahattin Tatış’ı Latife Hanım ile tanıştırdı. Köşkün kiralanma ve eğitim binası olarak kullanması sürecinde Latife Hanım Bahattin Bey’e;

“Köşkte açılacak bir okul Mustafa Kemal Paşa'nın ruhunu şad edecektir. Sizin Atatürk'e yakışır kuşaklar yetiştireceğinize kanaat getirdim. Bu nedenle köşkün size kiralanmasını uygun buluyorum.”

Kuruluşundan bir yıl sonra, Uşakizade Köşkü’ne taşınan İzmir Özel Türk Koleji, 1953 yılında orta, 1954 yılında ise ilk lise mezunlarını verdi.  65 yıllık eğitim sürecini geride bırakan ve temel direği olan ilkelerden ödün veremeyen, kuruluşunun ilk yıllarında benimsediği prensiplerden şaşmadan emin adımlarla yoluna devam eden  İzmir Özel Türk Koleji, Bahattin Tatış ve onun gibi eğitime, öğretime gönül vermiş Atatürkçü öğretmenlerin özverisi ve gayretiyle yetişmiş  on binlerce mezun veren bir kurum oldu.

Misyonunu Bahattin Tatış’ın ortaya koyduğu hedefler doğrultusunda “Doğru seçimler yapabilen; çevresine ve kendisine çok yönlü katkısı olan çağdaş, dengeli ve mutlu Türk Gençleri yetiştirmek” olarak belirleyen İzmir Özel Türk Koleji öğrencileri tam 64 yıldır bu temel değerler doğrultusunda eğitim ve öğretime devam ediyor.

İleriye Dönük Gelişimsel Bir Vizyon

15 Kasım 1950 tarihinde Alsancak Talat Paşa Bulvarı üzerindeki 23 numaralı binada 27 öğrencisi ile eğitime başlayan İzmir Özel Türk Koleji kuruluşundan 1 yıl sonra İTK Uşakizade Köşkü’ne taşındı. 1956 yılında ise İzmir Özel Türk Koleji’nin Alsancak Şubesi açıldı. Bu şubenin açılışı, İzmir Özel Türk Koleji’nin ve Bahattin Tatış’ın ileriye dönük gelişimsel bir vizyon benimsediğinin göstergesi niteliğinde oldu.

Eğitimde her zaman kaliteyi, yenilikçi ve öncü olmayı ilke edinen İzmir Özel Türk Koleji, 1981 yılında Anadolu Lisesi’ni, 1989 yılında Takviyeli ve Fen Lisesi bölümlerini de açarak, çok yönlü eğitimin temellerini attı.

Eğitim ve öğretimde yeniliklerin, ilklerin öncüsü olan İzmir Özel Türk Koleji, 2000 yılında Büyükçiğli Kampüsü’nü açarak, giderek artan öğrenci talebini karşılamaya çalıştı. İTK, 2001 yılında Bornova Anaokulu, 2002 yılında da Alsancak Anaokulu ile kaliteli eğitim hizmetini daha geniş alanda vermeye devam etti. 

2007 yılında, Büyükçiğli Kampüsü yeni yerleşkesine taşındı ve kampüs bünyesinde Türkiye’nin ilk halka açık sabit planetaryumu olan İTK Gezegenevi açıldı. 2010-2011 eğitim öğretim yılında İTK Anaokullarına Narlıdere Anaokulu eklendi. 2013-2014 eğitim öğretim yılında eğitime kazandırılan Özel Türk Koleji Marmaris - K.E.V Kampüsü'nün ardından aynı dönemde temeli atılan İTK Bornova Kampüsü ve İTK’nın 7.anaokulu olan İTK Mavişehir Anaokulu da 2014-2015 ders yılında eğitim öğretime başladı. 

 “Bana Verilmiş En Güzel Rütbe Öğretmenliğimdir.”

Bir ülkenin kalkınmasında eğitimin büyük bir öneme sahip olduğunun bilincinde olan Bahattin Tatış, Atatürk’ün “En gerçek yol gösterici bilimdir, fendir.” özdeyişine inanan çağdaş, Cumhuriyete ve devrimlere bağlı, onları koruyan bireyler yetiştirmeyi ilke haline getirmiş bir öğretmendi. Bahattin Tatış, 21. yüzyılda ayakta kalabilmek için Atatürk’ün yaktığı laik ve çağdaş eğitim meşalesini koşar adım taşımanın önemine inandı ve İzmir Özel Türk Koleji’nin eğitim ve öğretime bakış açısını da bu anlayış üzerine kurdu.

“Ben sanayiciyim, iş adamıyım, tüccarım. Hiç biriyle övünmüyorum. Bana verilmiş en güzel rütbe öğretmenliğimdir...”  diyen Bahattin Tatış 1950-1975 yılları arasında İzmir Özel Türk Koleji'nin müdürlüğünü yaptı. 1968 yılında Türkiye'nin ilk özel üniversitesi olan Yakındoğu Özel Yüksekokulları'nı kurdu. 1990-1991 Öğretim yılında Ege Üniversitesi Senatosu, 1994-1995 Öğretim yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Senatosu tarafından kendilerine ortaöğretime katkıları nedeniyle "Onursal Doktorluk" ünvânı verildi.

Trigonometri Dersleri, Geometri Dersleri, Cebir Dersleri, İdealler ve Gerçekler, 21. Yüzyıl ve Öğretmen ile Yarınlarda Var Olmak adlı kitapları yayınlandı. 26 Ekim 2008 tarihinde 89 yaşında vefat eden Bahattin Tatış öğretmenlerinden her zaman Atatürk ilkeleri ve değerlerini yaşatmalarını, bunları öğrencilere benimsetmelerini istedi.

Bir konuşmasında öğretmenlere;  “…Çocuklarımızı yarının Büyük Türkiye’sini oluşturacak şekilde yetiştirmemiz gerekmektedir. Matematik, fizik, kimya bütün dersler gereklidir; ancak, bunların yanında hepsinden daha önemlisi Türk Milliyetçiliği ve vatanperverliğidir. Bunu sağlamak da Türk öğretmeninin görevidir. Sayın öğretmenler, siz isterseniz bu çocukları birer kahraman, vatansever, milliyetperver yaparsınız…Bu görevinizi kusursuz bir şekilde yerine getirirseniz Büyük Atatürk’ün anladığı manada bir nesil yetiştirmiş olursunuz.” demişti

Bir başka konuşmasında ise; “Türk öğretmeninden rica ediyorum: 21.yüzyıla girerken, yeni bir düşünüş, yeni bir kafa yapısına sahip, ileriyi gören yeni bir nesil yetiştirmeye gayret ediniz.” diyerek öğretmenlerin vizyon sahibi olmalarının altını çizmişti.

Bugünün Öğrencisine Yarının Mezununa

Spor, bilim ve iş dünyasında iz bırakan mezunların yetiştiği İzmir Özel Türk Koleji öğrencileri ile her zaman gurur duyan Bahattin Tatış, öğrencilerinin hep çalışmalarını ve üretmelerini istemiştir. Bir konuşmasında “Bugün her zamankinden fazla çalışmaya” Atatürk İdeali” olan muasır medeniyet seviyesine topyekun ulaşmaya mecburuz. Yurdumuzun verimli ve eşsiz güzellikteki toprakları Türk medeniyetinden ve bu medeniyetin çalışkan, dirayetli yapıcılarından hizmet beklemektedir. Kuvvetli, iradeli, idealist, Türk gençleri olarak sizlere güvenimiz sonsuzdur. Yurdumuz yeni iş sahalarına çok müsaittir ve çalışacak elemana muhtaçtır. Yarının iş adamları arasında muvaffakiyetli Özel Türk Koleji mezunların görmek göğüslerimizi kabartacaktır.” dedi.

Bahattin Tatış’ın öğrencileri de Bahattin Öğretmenleri’nin sözlerini dinleyerek O’na layık öğrenciler olarak ülkemizin belli başlı kurum ve kuruluşlarında görev yapan üst düzey yöneticiler oldular. Mezunlarımızın okulları ve Bahattin Tatış ile ilgili söylediği sözler hem O’nun yaşantısını ve İTK’nın felsefesini özetler niteliktedir.

İş Bankası Genel Müdürü H. Ersin Özince: “ Mezuniyetimden 32 yıl sonra okulumda olmaktan çok mutlu ve heyecanlıyım. Türk Koleji yaşam felsefemi, kişisel alışkanlıklarımı, kısacası tüm hayatımı çok çok etkilemeye devam ediyor. Sayın Tatış’a ve Özel Türk Koleji mensuplarına müteşekkirim.”

Harp Filosu Komutanı Tümamiral Lütfü Sancar: “Atatürk ilkelerinden hiç taviz vermeden yoluna devam eden, mezunu olmakla iftihar ettiğim okulumu ziyaret etmekten çok mutluyum.”

Prof. Dr. Alp Timur: “ Mezunu olmaktan her zaman gurur duyduğum, bizi Türkiye Cumhuriyeti’ne layık, Atatürk ilke ve devrimlerinin yılmaz savunucusu olarak yetiştiren, hayatta ilkeli olmayı ve ilkelerinden ne pahasına olursa olsun ödün vermemeyi öğreten kolejime şükran borçluyum.”

İTK Mezunu olan ikinci ve üçüncü kuşak yönetimler Bahattin Tatış’ın 1950 yılında ortaya koyduğu ilkeler her alanda yaşatarak İTK’yı daha da ilerilere taşıdılar.  2012 yılından itibaren İTK Genel Müdürü olarak görev yapan İTK Mezunu Yiğit Tatış 2013-2014 eğitim öğretim yılının başlangıcında gerçekleştirdiği konuşmada da bu ilkelere değinerek İTK’nın neden farklı bir okul olduğunun altını çizdi.

“İTK olarak bizler sık sık şu soruyla karşılaşıyoruz; “Sizin farkınız ne?”

İzmir Özel Türk Koleji demek; bu ülkenin geleceği için Atatürkçü neferler yetiştirmek demek.

İzmir Özel Türk Koleji demek; prensip, ilkeler demek ve bunlardan günün modası için vazgeçmemek demek.

İzmir Özel Türk Koleji demek; öğretmen demek.

İzmir Özel Türk Koleji demek; yarınlarda var olmak demek.”

Bahattin Öğretmenlerinden Öğrencilerine

“Sevgili Gençler,

Sizleri yetiştirirken bu aziz vatanın daima size ihtiyacı olduğunu düşünmekteyiz. Sizi, çalışkan, milliyetperver, temiz karakterli, mücadeleci, ileri görüşlü, güçlü ve sevgi dolu insanlar olarak yetiştirmeye azami derecede özen gösteriyoruz. Bu temel eğitim ilkemiz hiçbir zaman değişmedi ve değişmeyecektir.

Sizler, ömrünüzün sonuna kadar memleket menfaatini şahsi menfaat ve kaygılarının önünde tutacak, bu güzel vatana çok faydalı hizmetlerde bulunacaksınız. Adınızı edebileştiren eserler vermek yegane gayeniz ve idealiniz olacak. Esasen, ilmin, fennin ve medeniyetin süratle ilerlemesi karşısında milletçe yaşayabilmemiz ve şerefli yerimizi muhafaza edebilmemiz bu çabanın sonuçlanmasına bağlıdır.

Unutmayınız ki, 21. yüzyıl “bilgi yüzyılı” olacaktır. Bu yüzyıla çok iyi hazırlanmalı ve okulumuzun her türlü imkanlarından faydalanmalısınız. Dünyaya ve olaylara bakış açınızı yalnız Türkiye’mizin değil, dünyanın en uzak ufuklarını görecek kadar genişletmeliyiz. 21. Yüzyılda çok daha gelişip güçlenecek olan “Büyük Türk Dünyası”nın çalışanları ve yöneticileri sizler olacaksınız. Bunun için kendinizi çok dikkatli hazırlamalısınız.

Çok çalışınız, yarınınıza güveniniz, sizlere inanıyor ve sizlerden çok şey bekliyoruz.

Hepiniz başarılı ve mutlu olunuz.”

Bahattin TATIŞ

İzmir Özel Türk Koleji Kurucusu